Mystery in the Depths: The Forgotten Machine
Scarica e ascolta ovunque
Scarica i tuoi episodi preferiti e goditi l'ascolto, ovunque tu sia! Iscriviti o accedi ora per ascoltare offline.
Mystery in the Depths: The Forgotten Machine
Questa è una trascrizione generata automaticamente. Si prega di notare che non è garantita la completa accuratezza.
Capitoli
Descrizione
Fluent Fiction - Turkish: Mystery in the Depths: The Forgotten Machine Find the full episode transcript, vocabulary words, and more: https://www.fluentfiction.com/tr/episode/2024-11-08-23-34-02-tr Story Transcript: Tr: Yeraltı sığınağı, sonbahar yapraklarının rüzgarla dans...
mostra di piùFind the full episode transcript, vocabulary words, and more:
fluentfiction.com/tr/episode/2024-11-08-23-34-02-tr
Story Transcript:
Tr: Yeraltı sığınağı, sonbahar yapraklarının rüzgarla dans ettiği dünyadan uzakta, sessiz ve ürpertici bir huzur içinde yatıyordu.
En: The underground shelter lay in a quiet and eerie peace, far from the world where autumn leaves danced with the wind.
Tr: Metal koridorlar dar ve karanlıktı, havası soğuk ve makine sesleriyle doluydu.
En: The metal corridors were narrow and dark, filled with cold air and machine noises.
Tr: Bunker sakinleri dikkatli adımlarla ilerliyordu; her sesi dinliyor, her gölgeyi kontrol ediyordu.
En: The bunker residents moved forward with careful steps; they listened to every sound and checked every shadow.
Tr: Bir gün, Ela'nın dikkatini çeken bir şey oldu.
En: One day, something caught Ela's attention.
Tr: Eski bir kapının arkasından garip bir uğultu geliyordu.
En: A strange hum was coming from behind an old door.
Tr: Hangi ses olduğunu tarif edemiyordu, ama kesinlikle normal değildi.
En: She couldn't describe what kind of sound it was, but it was definitely not normal.
Tr: İçinde güçlü bir merak uyandırdı.
En: It sparked a strong curiosity within her.
Tr: Ela bir mühendis olarak sığınağın gizemlerini çözmeye alışkındı.
En: As an engineer, Ela was used to solving the shelter's mysteries.
Tr: Ancak, bu uğultu farklıydı.
En: However, this hum was different.
Tr: Yine de yalnız harekete geçmeyi düşünmedi.
En: Nevertheless, she didn't think to act alone.
Tr: Kemal'i ve Leyla'yı yanına aldı.
En: She brought Kemal and Leyla with her.
Tr: Kemal her zamanki temkinliliğiyle konuştu, “Ela, bu fazla riskli.
En: Kemal spoke with his usual caution, “Ela, this is too risky.
Tr: Bu kapı yıllardır açılmadı.
En: This door hasn't been opened for years.
Tr: Önce üstlere rapor edelim.”
En: Let's report to the higher-ups first.”
Tr: Ancak, Leyla heyecanlıydı.
En: However, Leyla was excited.
Tr: “Belki de sığınak tarihinde bir keşif yapıyoruzdur!” dedi.
En: “Maybe we are making a discovery in the shelter's history!” she said.
Tr: Ela ikna olmuştu.
En: Ela was convinced.
Tr: Uğultunun kaynağını bulmalıydılar.
En: They had to find the source of the hum.
Tr: Ekipmanlarını aldılar ve kapının önünde durdular.
En: They took their equipment and stood in front of the door.
Tr: Ellerindeki malzemelerle kapının paslı kilidini açmaya başladılar.
En: With the materials in hand, they began to open the rusty lock.
Tr: Saatler sonra, sonunda kapıyı açmayı başardılar.
En: Hours later, they finally managed to open the door.
Tr: İçeride eski bir makine vardı.
En: Inside was an old machine.
Tr: Toz kaplıydı ama çalışıyordu; uğultu bu makineden geliyordu.
En: It was covered in dust, but it was working; the hum was coming from this machine.
Tr: Bunker haritasında böyle bir makine yer almıyordu.
En: Such a machine was not listed on the bunker map.
Tr: Ela makineyi inceledi.
En: Ela examined the machine.
Tr: Eski bir iletişim cihazıydı fakat neden burada olduğunu kimse bilmiyordu.
En: It was an old communication device, but no one knew why it was here.
Tr: Cihazın güvenli olduğunu ve sadece unutulduğunu fark ettiklerinde hepsi rahatladı.
En: When they realized that the device was safe and merely forgotten, they all felt relieved.
Tr: Ela’nın kararlılığı takdir edildi ve sığınak yetkilileri durumu ciddiye aldı.
En: Ela’s determination was appreciated, and the shelter authorities took the situation seriously.
Tr: Artık ekibin bu gizemi çözmesi ve belki de makineyi daha iyi bir şekilde kullanabileceği bir proje gündemdeydi.
En: Now, a project was on the agenda for the team to solve this mystery and perhaps use the machine in a better way.
Tr: Bu macera sonunda, Ela ekibinde saygı ve güven kazandı.
En: By the end of this adventure, Ela earned respect and trust within her team.
Tr: Kemal risk almanın önemini öğrendi.
En: Kemal learned the importance of taking risks.
Tr: Leyla ise bu heyecan sayesinde kendini ekibe daha da ait hissetti.
En: Leyla, on the other hand, felt even more a part of the team thanks to this excitement.
Tr: Sığınağın derinliklerinde bile, merak ve işbirliği her zaman karşılığını verirdi.
En: Even in the depths of the shelter, curiosity and collaboration always paid off.
Vocabulary Words:
- shelter: sığınak
- eerie: ürpertici
- corridors: koridorlar
- residents: sakinler
- caution: temkinlilik
- curiosity: merak
- engineer: mühendis
- mysteries: gizemler
- source: kaynağı
- rusty: paslı
- lock: kilit
- machine: makine
- device: cihaz
- determination: kararlılık
- authorities: yetkililer
- appreciated: takdir edildi
- adventure: macera
- trust: güven
- importance: önemini
- risks: risk
- collaboration: işbirliği
- shadow: gölge
- hum: uğultu
- describe: tarif etmek
- equipment: ekipman
- examine: incelemek
- forgotten: unutulmuş
- relieved: rahatladı
- project: proje
- agenda: gündemde
Informazioni
Autore | FluentFiction.org |
Organizzazione | Kameron Kilchrist |
Sito | www.fluentfiction.com |
Tag |
Copyright 2024 - Spreaker Inc. an iHeartMedia Company