Magic of the Grand Bazaar: School Talent Show Triumph
Scarica e ascolta ovunque
Scarica i tuoi episodi preferiti e goditi l'ascolto, ovunque tu sia! Iscriviti o accedi ora per ascoltare offline.
Magic of the Grand Bazaar: School Talent Show Triumph
Questa è una trascrizione generata automaticamente. Si prega di notare che non è garantita la completa accuratezza.
Capitoli
Descrizione
Fluent Fiction - Turkish: Magic of the Grand Bazaar: School Talent Show Triumph Find the full episode transcript, vocabulary words, and more: https://www.fluentfiction.org/magic-of-the-grand-bazaar-school-talent-show-triumph/ Story Transcript: Tr: Kapalıçarşı ışıl ışıl parlıyordu....
mostra di piùFind the full episode transcript, vocabulary words, and more:
fluentfiction.org/magic-of-the-grand-bazaar-school-talent-show-triumph
Story Transcript:
Tr: Kapalıçarşı ışıl ışıl parlıyordu.
En: The Grand Bazaar was shining brightly.
Tr: Ahmet, Elif ve Mehmet bu büyüleyici yerde geziniyordu.
En: Ahmet, Elif, and Mehmet were wandering around this enchanting place.
Tr: Onların okulunda dönem sonu yetenek gösterisi vardı.
En: Their school had an end-of-term talent show.
Tr: Gösteri için hazırlanıyorlardı.
En: They were preparing for the show.
Tr: Ahmet gitar çalıyordu.
En: Ahmet played the guitar.
Tr: Elif şarkı söylüyordu.
En: Elif sang.
Tr: Mehmet ise davul çalıyordu.
En: Mehmet played the drums.
Tr: Ahmet, gitarına akort yapıyordu.
En: Ahmet was tuning his guitar.
Tr: "Bu gece harika olacak," dedi.
En: "Tonight will be great," he said.
Tr: Elif gülümsedi.
En: Elif smiled.
Tr: "Evet, çok çalıştık.
En: "Yes, we've worked hard.
Tr: Mükemmel olacak," dedi.
En: It will be perfect," she said.
Tr: Mehmet heyecanlıydı.
En: Mehmet was excited.
Tr: "Evet, inanılmaz olacak," dedi.
En: "Yes, it will be incredible," he said.
Tr: Kapalıçarşı'da gezerlerken bir müzik dükkanı gördüler.
En: While they were strolling in the Grand Bazaar, they saw a music store.
Tr: İçeri girdiler.
En: They went inside.
Tr: Dükkanda eski ve yeni birçok müzik aleti vardı.
En: The store had many old and new musical instruments.
Tr: Elif bir mikrofon gördü.
En: Elif saw a microphone.
Tr: "Bu mikrofon çok güzel," dedi.
En: "This microphone is beautiful," she said.
Tr: Ahmet ona katıldı.
En: Ahmet agreed with her.
Tr: "Evet, bu bizim işimizi kolaylaştırır," dedi.
En: "Yes, this will make our job easier," he said.
Tr: Mehmet de mikrofonu beğendi.
En: Mehmet also liked the microphone.
Tr: "Bunu almalıyız," dedi.
En: "We should buy this," he said.
Tr: Dükkan sahibi onlara yardımcı oldu.
En: The shop owner helped them.
Tr: "Bu mikrofon kaliteli.
En: "This microphone is of high quality.
Tr: Sizin için indirim yaparım," dedi.
En: I can give you a discount," he said.
Tr: Ahmet, Elif ve Mehmet mutlu oldular.
En: Ahmet, Elif, and Mehmet were happy.
Tr: Mikrofonu aldılar.
En: They bought the microphone.
Tr: O akşam okulun sahnesinde buluştular.
En: That evening, they met on the school's stage.
Tr: Elif mikrofonu eline aldı.
En: Elif took the microphone in her hand.
Tr: Ahmet gitarını hazırladı.
En: Ahmet prepared his guitar.
Tr: Mehmet davulunun başına geçti.
En: Mehmet took his place at the drums.
Tr: Sahneye çıktılar.
En: They went on stage.
Tr: Seyirciler alkışladı.
En: The audience clapped.
Tr: Gösteri başladı.
En: The show began.
Tr: Elif şarkı söylemeye başladı.
En: Elif started singing.
Tr: Ahmet gitar çalıyordu.
En: Ahmet was playing the guitar.
Tr: Mehmet davulun ritmini tutuyordu.
En: Mehmet was keeping the drum rhythm.
Tr: Seyirciler şarkıya eşlik etti.
En: The audience sang along.
Tr: Her şey harikaydı.
En: Everything was wonderful.
Tr: Elif'in sesi net ve güçlüydü.
En: Elif's voice was clear and strong.
Tr: Ahmet'in gitarı melodik ve uyumlu çalıyordu.
En: Ahmet's guitar played melodically and in harmony.
Tr: Mehmet'in davul ritmi mükemmeldi.
En: Mehmet's drum rhythm was perfect.
Tr: Gösteri sonunda büyük bir alkış koptu.
En: At the end of the show, there was a big round of applause.
Tr: Öğretmenleri sahneye çıktı.
En: Their teacher came on stage.
Tr: "Harikaydınız!"
En: "You were amazing!"
Tr: dedi.
En: she said.
Tr: "Çok iyi hazırlandınız.
En: "You prepared very well.
Tr: Tebrikler!"
En: Congratulations!"
Tr: Ahmet, Elif ve Mehmet çok mutlu oldular.
En: Ahmet, Elif, and Mehmet were very happy.
Tr: Birlikte çalışmanın ve çabanın sonucunu gördüler.
En: They saw the result of working together and making an effort.
Tr: O gece unutulmazdı.
En: That night was unforgettable.
Tr: Kapalıçarşı'nın sihri onlara uğur getirmişti.
En: The magic of the Grand Bazaar had brought them luck.
Tr: Herkes evine mutlu ve gururlu döndü.
En: Everyone went home happy and proud.
Tr: Bu hikaye, dostluğun ve azmin zaferiydi.
En: This story was a triumph of friendship and determination.
Tr: Gösteri tüm okul tarafından uzun süre konuşuldu.
En: The show was talked about by the whole school for a long time.
Tr: Ahmet, Elif ve Mehmet için bu deneyim hayatları boyunca hatırlayacakları bir anı oldu.
En: For Ahmet, Elif, and Mehmet, this experience became a memory they would remember their entire lives.
Vocabulary Words:
- brightly: ışıl ışıl
- wandering: geziniyordu
- enchanting: büyüleyici
- talent show: yetenek gösterisi
- tuning: akort yapıyordu
- incredible: inanılmaz
- strolling: gezerlerken
- many: birçok
- melodically: melodik olarak
- harmony: uyum
- round of applause: büyük alkış
- rhythm: ritm
- prepared: hazırladı
- unforgettable: unutulmaz
- determination: azim
- triumph: zafer
- clapped: alkışladı
- microphone: mikrofon
- audience: seyirciler
- took his place: başına geçti
- strong: güçlü
- beat of the drums: davulun ritmi
- quality: kaliteli
- discount: indirim
- magic: sihir
- success: başarı
- keeper: bekçi
- melody: melodi
- experience: deneyim
- memory: anı
Informazioni
Autore | FluentFiction.org |
Organizzazione | Kameron Kilchrist |
Sito | www.fluentfiction.org |
Tag |
Copyright 2024 - Spreaker Inc. an iHeartMedia Company