Muharrem Kalyoncu / Mart 2018

15 mar 2018 · 18 min. 2 sec.
Muharrem Kalyoncu / Mart 2018
Descrizione

Daha sonraki günlerde ilk vaazlarından birisiydi ve zekâtı anlatıyordu. Ben içimden ‘Hocam, zekâtı biz çok dinledik, sen bize başka şeyler anlatsan’ diyordum ki, Hocaefendi zekâtın üç çeşit olduğunu söyledi. Sonra...

mostra di più
Daha sonraki günlerde ilk vaazlarından birisiydi ve zekâtı anlatıyordu. Ben içimden ‘Hocam, zekâtı biz çok dinledik, sen bize başka şeyler anlatsan’ diyordum ki, Hocaefendi zekâtın üç çeşit olduğunu söyledi. Sonra şöyle dedi: ‘Birincisi cimrilerin zekâtı… Bu, paranın 40’ta birini, tarladan kalkanların 10’da birini vermektir. İkincisi orta hallilerin zekâtı… Bu, malın hepsini vermektir. Üçüncüsü esas zekâttır. Bu ise malını da canını da Allah yolunda harcamaktır.’ Şaşırıp kalmıştım. Çünkü o zamana kadar hiç böyle bir zekât vaazı dinlememiştim.
mostra meno
Informazioni
Autore Çağlayan Dergisi
Sito -
Tag

Sembra che non tu non abbia alcun episodio attivo

Sfoglia il catalogo di Spreaker per scoprire nuovi contenuti

Corrente

Copertina del podcast

Sembra che non ci sia nessun episodio nella tua coda

Sfoglia il catalogo di Spreaker per scoprire nuovi contenuti

Successivo

Copertina dell'episodio Copertina dell'episodio

Che silenzio che c’è...

È tempo di scoprire nuovi episodi!

Scopri
La tua Libreria
Cerca